Bu yaza daha fazla mavilik katın

BİN BİR ÇEŞİT DENİZ CANLISIYLA SUALTINDA SELAMLAŞIP, MAVİLİKLERİN TADINI ÇIKARMAK İÇİN ARTIK HAREKETE GEÇMENİN ZAMANI GELDİ. SADECE İKİ HAFTALIK BİR KURSLA TÜPLÜ DALIŞI ÖĞRENEBİLİRSİNİZ. MOTİVASYONUNUZU ARTIRMAK İÇİN TÜRKİYE’NİN BİRBİRİNDEN GÜZEL DALIŞ NOKTALARINI DERLEDİK. SUALTINDA GÖRÜŞMEK ÜZERE…

Yeni dünyaları keşfetmek için sivil uzay yolculuğu programlarının gerçeğe dönüşmesini bekleyebilir ya da daha iyi bir alternatif olarak en yakınınızdaki mavi cennette içinizdeki kâşifi serbest bırakabilirsiniz. Yazın mavi sarı güzelliğiyle vedalaşmadan önce daha vakit var. Eğer bu zamana kadar eğitim almadıysanız bir an önce bir dalış kursuyla görüşüp eğitime başlayabilirsiniz. Türkiye’nin birçok ilinde hatta Ankara’da bile güvenilir, sertifikalı dalış kursları var. Yaklaşık iki hafta süren eğitimlerin ardından üç tarafı denizle çevrili bu memleket yalnızca karasıyla değil deniziyle de sizin olacak. Emin olun aralarında tercih yapmak bile çok zor ama bir yerden başlayalım dedik ve ilginizi çekecek dalış bölgelerini listeledik.

SAMANDAĞ / HATAY

Türkiye’de 12 ay dalış yapılabileceği söylenen bölgeler var ama bunlar arasından en elverişli olanı büyük ihtimalle Hatay’ın Samandağ ilçesi. Aynı zamanda Türkiye’nin en uzun sahil şeritlerinden birine sahip olan bölge, dip yapısı ve su altı oluşumlarıyla Kızıldeniz’e benzetiliyor. Süveyş Kanalı’na yakın olması nedeniyle göçmen canlı türlerinin sıkça görüldüğü bölgede, Kızıldeniz’den Akdeniz’e gelen indo-pasifik kökenli 73, Atlantik kökenli 22 tür lesepsiyen (Kızıldeniz’den Akdeniz’e geçen türler)  ile karşılaşmak mümkün. Bölgede dalış yapanlar, aslan balıkları, kedi balıkları, uzun dikenli denizkestanesi, kardinal balıkları, balon balıkları ve nil barbunu gibi türleri de görebilme imkânına sahip oluyor “Vatoz tarlası” olarak adlandırılan Çevlik Akçay bölgesi ise kumunun yapısı ve suyunun sıcaklığı sebebiyle vatozların yaşadığı yer olarak dikkati çekiyor.

DELİ MEHMET / AYVALIK

Balıkesir’in Ayvalık ilçesi yerli ve yabancı dalış meraklılarının özellikle tercih ettiği bölgelerin başında geliyor. Bu bölgelerden en özeli ise Kız Adası civarında bulunan Deli Mehmet dalış noktası. Deli Mehmet’te 70 metreye kadar inen iki ayrı dalış noktası yer alıyor.  Türkiye’nin en yoğun kırmızı mercan popülasyonuna ev sahipliği yapan bölgede çok sayıda farklı tür yaşıyor. Bu nedenle dalış esnasında unutulmaz görüntülere şahitlik etmek mümkün.

Temiz, sıcak ve berrak suları seven kızıl mercanlar dünyada az yerde gözlemlenebiliyor. Bu nedenle yurtdışından gelen ziyaretçilerin sayısı da bir hayli fazla. Dalış bölgesine adını veren Deli Mehmet’in ilginç bir öyküsü var. Ancak bölgeye olan merakınızı artırmak için burada paylaşmıyoruz; bizzat ziyaret ettiğinizde yerel halk tüm sıcakkanlılığıyla anlatacaktır.

SİVRİADA / İSTANBUL

En azından bu yıl İstanbul dışına çıkmak için fırsatınız yoksa üzülmeyin; sizin için de bir alternatifimiz var. Marmara’nın kucağında, İstanbul’un hemen yanı başındaki Sivriada, dalış meraklılarının günübirlik tercih edebileceği bir nokta. Boğazın o meşhur akıntısı Sivriada’nın güneydoğu kısmındaki 67 Taşı adıyla bilinen bölgeyi çok etkilemiyor. Bu da dalış için elverişli bir ortam sunuyor. Su altı yapısı, öncelikle iri kayalardan ve 12 metrede başlayıp aşağıya doğru devam eden deniz tabanından oluşuyor. Biraz daha derinlere indikçe Marmara türleri ve amforalar karşımıza çıkıyor. Tabii Sivriada’nın pek de hoş anılmayan bir geçmişi olduğunu da dipnot olarak ekleyelim. Tarihte iki defa İstanbul’daki başıboş köpekler toplanıp bu adaya bırakılmış. En son 1910 yılında yaklaşık otuz bin başıboş köpek adada kaderlerine terk edilmiş. Anlatılanlara göre aç susuz kalan köpeklerin ulumaları uzun süre İstanbul’dan bile duyulmuş.

DEĞİRMENDERE / KOCAELİ

Sivriada’dan sonra İstanbul’a yakınlığıyla tercih edilebilecek bir diğer dalış bölgesi Değirmendere. Hemen başında belirtmek gerekir ki, buradaki dalışlar merakın dışında hüznü de barındırıyor. 17 Ağustos 1999 Depremi Gölcük’te yıkıma neden olurken, Değirmendere sahilinin yaklaşık 400 metrelik alanı denize gömülmüştü. İşte zamanında insanların keyifle dolaştığı bu alan şimdi yalnızca dalgıçlar tarafından ziyaret edilebiliyor. Değirmendere’de denize çöken dev Çınar ağaçları, vapur iskelesi, amfi tiyatro, restoranlar su altında duruyor. Batık şehir tam anlamıyla depremin gerçek görüntülerini yansıtıyor. Yani bu dalış bölgesi hafızaları tazelemek için de bir fırsat sunuyor.

KAŞ – UÇAK BATIĞI / ANTALYA

Kaş, Antalya’nın diğer ilçelerine göre ulaşımın daha zahmetli olduğu ama güzelliğiyle de bu zahmete değecek bir ilçe. Kaş’ın en popüler dalış noktası iseFlying Fish olarak adlandırılan Uçak Batığı. Yunanistan’ın Meis Adası ile Kaş arasında yer alan Flying Fish, resifin yamacında bulunuyor. Resifin tepesi 5 metreden başlıyor ve 57’nci metreye doğru İkinci Dünya Savaşı sırasında hala tam olarak bilinemeyen bir nedenden dolayı düşen üç pervaneli İtalyan savaş uçağı görülebiliyor. Batığın kuyruk kısmı 70 metreye kadar iniyor. Biraz zorlu bir noktada yer alan batığa dalmak, akıntının da fazla olması nedeniyle dikkat gerektiriyor.

AKVARYUM KOYU – FETHİYE / MUĞLA

Akvaryum Koyu, amatör ve profesyonel dalışçılar için mükemmel bir bölge. Akvaryum Koyu’nda genellikle koyun 150 metre dışındaki sol alandan dalışa başlanıyor. Koyda bulunan kayalık bölge ve Akvaryum Resifi olarak adlandırılan duvar bölgesi koyun en dikkat çeken noktaları.  Akvaryum Koyu’nda ahtapot, turuncu sünger, kum balığı, lahoz, denizatı görebilirsiniz. Farklı bir deneyim yaşamak isteyen özellikle profesyonel dalgıçlar gece dalışını tercih ediyor.

TÜPLÜ DALIŞ TEHLİKELİ Mİ?

Tüplü dalış, diğer spor dallarında olduğu gibi kurallara uyduğunuz sürece son derece güvenli bir spordur. Bu alanda elde edilen istatistikler tüplü dalış sporunda yaralanmaların çok az olduğunu ortaya koyuyor. Yani kurallara uyduğunuz ve limitlerinizi zorlamadığınız sürece tüplü dalışın keyfini sonuna kadar yaşayabilirsiniz. Dalış eğitiminde sık sık tekrar edildi ama şu temel kuralları asla göz ardı etmemek gerekiyor:

  • Dalışa başlamadan önce tüm ekipmanlarınızı titizlikle kontrol edin.
  • Asla yalnız dalmayın
  • Nefesinizi tutmayın
  • Kulak eşitlemeyi unutmayın
  • Gereksiz riske atılmayın
  • Su altı işaret ve komutlarına uyun.
  • Dokunduğunuz ve bastığınız noktalara dikkat edin