Arter: Şehrin kalbinde sanat

Vehbi Koç Vakfı tarafından ilk olarak 2010 yılında İstiklal Caddesi’nde açılışı gerçekleştirilen Arter, geçtiğimiz yılın eylül ayından itibaren Dolapdere’deki yeni binasında hizmet vermeye başladı. Arter, mimarisi, sergileri ve barındırdığı çağdaş sanat koleksiyonuyla, ülkemiz için muazzam öneme sahip bir sanat merkezi olma misyonu üstleniyor.

Türkiye’ye sürdürülebilir yapıda bir çağdaş sanat kurumu kazandırmak amacıyla yola çıkan Vehbi Koç Vakfı (VKV), kararlı adımlar atarak Arter’i hayata geçirdi. Arter’in dünya ölçeğinde bir sanat merkezine dönüşmesinin özel bir hikâyesi var. Önce hikâyenin, sonrasında ise sanata açılan bu özel mekânda sunulanların izini süreceğiz.

Fikirden gerçeğe Arter’in öyküsü
Arter’in Kurucu Direktörü Melih Fereli, 2005 yılında Vehbi Koç Vakfı Kültür-Sanat Danışmanı olarak göreve başladıktan sonra Koç Topluluğu’nun kültür alanındaki faaliyetlerine ilişkin bir değerlendirme raporu ve bir stratejik plan hazırladı. Bu plan, odağına çağdaş sanatı alıyordu. Oluşturulan bu plan kapsamında nihai müze hedefi doğrultusunda atılan ilk adım, 2007 yılında Vehbi Koç Vakfı çatısı altında bir çağdaş sanat koleksiyonu oluşturulmaya başlanması oldu. Bu koleksiyonda 1960’lardan günümüze çağdaş sanatın farklı tavır ve pratiklerini örnekleyen resim, heykel, fotoğraf, video, film, yerleştirme, ses, ışık ve performans gibi çeşitli mecralarda üretilmiş yapıtlar yer alıyor.
Çağdaş sanat alanında çizilen bu yol haritasındaki ikinci önemli adım ise, Arter’in 2010 yılında İstiklal Caddesi’ndeki açılışı oldu. Bu binadaki açılışı sırasında Arter’in gelecekteki daha büyük sanat kurumu için bir hazırlık alanı ve laboratuvar işlevi göreceği biliniyordu. Bu yapıda Arter toplam 35 sergi ile 37 sergi yayınını hayata geçirdi ve 183 eserin üretimine destek verdi.
Arter, Vakfın 50. kuruluş yıldönümünü kutladığı 2019 yılında ise Dolapdere mevkiinde Irmak Caddesi üzerinde, Koç Ailesi’ne ait ve geçmişte zemin katı Otokoç’un satış ve servis şubesi olarak kullanılan yeni binasına taşındı.
Etrafıyla bağ kuran sanatsal ve sosyal bir
buluşma noktası
Arter’in yeni binasının tasarımı için 2013 yılında açılan proje yarışmasını; birçok ülkede ödüllü projelere imza atan, dünyanın önde gelen mimarlık firmalarından Grimshaw Architects kazanmıştı. Tasarımına Grimshaw Architects liderliğinde Thornton Tomasetti, Max Fordham ve Neill Woodger Acoustics’in imza attığı binanın 2015 yılında başlayan inşaatı 2019’da tamamlandı. Arter’in yeni binasının mimari projesi için sanatı keşfetmek, sanattan keyif almak, sanatla yakın ilişki kurabilmek üzere açıklık ve akışkanlık kavramlarından yola çıkıldı ve çok yönlü bir mekân oluşturuldu. Arter, dışadönük bir yaklaşımla, etrafıyla bağ kuran sanatsal ve sosyal bir buluşma noktası olarak tasarlandı.
4 bin metrekarelik sergileme alanı
Ziyaretçilerine, şehirle olan bağlantılarını koparmaksızın farklı mekânsal ve sanatsal deneyimler sunan bina, keyifli vakit geçirmek için dinamik bir “mekânlar dizisi” olarak planlandı.
Farklı sanatsal disiplinleri bir araya getiren, yaratıcılığı tetikleyen, herkese açık, dinamik ve çokdisiplinli bir programlama yapısına olanak sağlayacak bir bina şeklinde inşa edilen Arter, görsel ve fiziksel olarak birbirlerine açılarak bağlanan mekânlardan oluşuyor. Toplam 18.000 m2 kapalı alana sahip olan Arter’in ana fonksiyon alanları binanın kalbi durumundaki merkezi bir atrium etrafında toplanıyor. 6 kata yayılan 6 galeri ve teras yaklaşık 4.000 m2’lik sergileme alanı oluşturuyor.
Arter’de iki adet performans salonu da bulunuyor. Sevgi Gönül Oditoryumu, 168 kişilik kapasitesi ve teleskopik koltuk sistemiyle Arter’in film programı, konuşma ve söyleşilerin yanı sıra performans sanatından örneklere, “esnek zeminli” yapısı ve aynaya dönüşen duvar panelleriyle dans ve devinim çalışmalarına ve küçük akustik dinletilere de ev sahipliği yapabilecek. Tamamen esnek 332 kişilik bir oturma yapısına sahip tam teşekküllü bir “Black Box” olan Karbon ise en üst teknik özelliklerle donatılmış olmasının yanı sıra, salon içerisinden bakan seyircinin ilk bakışta göremeyeceği kadar ince, ancak üzerinde aynı anda 4 teknisyen taşıyacak kadar sağlam çelik gergi telleriyle dokunmuş kalıcı bir tavan sistemine sahip. Bu sistem sayesinde tavanda herhangi bir noktadan, herhangi bir açıyla ses ve ışık ekipmanı, dekor veya bir eser asmak mümkün olurken gösteriler arasındaki teknik değişiklikler de çok kısa bir zamanda yapılabiliyor. Her iki salonda da çift dil tercümeye olanak sağlayan simultane çeviri sistemi bulunuyor. Koltukların tamamen kaldırılabildiği “düz ayak” kullanımın da mümkün olabildiği salonlar, büyük ölçekli yerleştirmeler veya çok kanallı panoramik projeksiyon gerektiren projeler için de kullanılabilecek.

ALTAN GÜRMAN RETROSPEKTİF SERGİSİ
Küratörlüğünü Başak Doğa Temür’ün üstlendiği
Altan Gürman retrospektif sergisi, 1976 yılında hayatını kaybeden sanatçının 11 yıllık üretimini bir araya getiriyor. Arter Koleksiyonu’ndan oluşturulan sergide, 39 yapıtın yanı sıra sanatçının arşivinden seçilen eskiz, fotoğraf,
ders notu, nesne ve dokümanlar da yer alıyor.

AYŞE ERKMEN: BEYAZIMTIRAK
Ayşe Erkmen’in Arter’in açılış programında yer alan Beyazımtırak sergisi, sanatçının 1970’lerden bu yana gerçekleştirdiği sanatsal üretim içinden retrospektif bir anlayışla seçilenlerle birlikte, bu sergi için özel olarak tasarlayıp ürettiği yeni işleri bir araya getiriyor. Küratörlüğünü Emre Baykal’ın yaptığı sergi, Erkmen’in Türkiye’deki ilk kurumsal solo sergisi olma niteliği taşıyor. Beyazımtırak başlıklı sergi,
19 Nisan 2020’ye kadar Arter Galeri 2’de ziyarete açık olacak

Arter üretime davet ediyor
Öğrenme odaklı süreçlerin ana mekânı olan Öğrenme Atölyesi, farklı kullanımlar için özelleşmiş dört bölümden oluşuyor. Atölye, mekânda kullanılan modüler sistemler sayesinde buluşma, konuşma, atölye çalışması gibi farklı formatlardaki her tür etkinlik için esnek bir kullanım alanı sağlıyor; ayrıca içerdiği “yapım atölyesi” bölümü, sanatçıları ve ziyaretçileri Arter’de üretim yapmaya davet ediyor. Arter Kütüphanesi’nde ise çağdaş sanat alanında temel kaynaklara, Arter’in programları bağlamında sürekli güncellenen içeriğe ve süreli yayınlara yer veriliyor. Açılış itibarıyla koleksiyonunda yaklaşık 6.000 yayın bulunan kütüphanenin asma katındaki çalışma masaları, rezerve edilerek araştırmacılar tarafından kullanılabilecek. Kütüphane, küçük okuma grupları, konuşma ve dinleti gibi etkinliklere de ev sahipliği yapacak. Binada ayrıca yurt içinden ve yurt dışından sanat yayınlarına odaklanan bir kitabevi, bir kafeterya ve açık hava etkinliklerine ev sahipliği yapacak olan bir arka bahçe de bulunuyor.
Eserlerin dünyasında yolculuk
Arter, fiziksel dünyadan sanatın o engin, şaşırtıcı ve farklılaştıran dünyasına açılan sihirli bir kapı gibi. Düşüncenin gerçekle, gerçeğin yorumla ve algıyla bütünleştiği mekânın açılış programında, koleksiyondan ve koleksiyon dışından toplam altı sergi yer alıyor. Pazartesi günleri kapalı olan Arter, Salı-Pazar 11.00-19.00 saatleri arasında, Perşembe günleri ise 11.00-20.00 saatleri arasında hizmet veriyor.

İNCİ FURNİ: BİR AN İÇİN DURDU
İnci Furni’nin Bir An İçin Durdu başlıklı kişisel sergisi, sanatçının bu sergi için ürettiği yeni işlerini,
Eda Berkmen’in küratörlüğünde sanatseverlere sunuyor. Furni’nin 2014’dan itibaren süregelen Vol. sergilerinin
bir devamı niteliğindeki Bir An İçin Durdu, 23 Şubat 2020’ye kadar görülebilir.

ARTER’DEN SANAT TARİHİ YAZIMINA KATKI
ARTER, SERGİ PROGRAMI ETRAFINDAKİ TARTIŞMALARI BESLEMEYİ VE TEŞVİK ETMEYİ AMAÇLAYAN YAYINLAR SUNMAYI SÜRDÜRÜYOR. TÜRKÇE VE İNGİLİZCE OLMAK ÜZERE İKİ DİLLİ YÜRÜTTÜĞÜ YAYIN POLİTİKASIYLA ARTER, ÖZGÜN ARAŞTIRMALARIN HAYATA GEÇMESİNİ VE YENİ METİNLERİN OLUŞTURULMASINI DESTEKLEYEREK SANAT TARİHİ YAZIMINA KATKIDA BULUNMAYI HEDEFLİYOR.

KELİMELER PEK GEREKSİZ
Arter Koleksiyonu’ndan Selen Ansen küratörlüğünde oluşturulan Kelimeler
Pek Gereksiz başlıklı grup sergisinde, Türkiye’den ve çeşitli ülkelerden 42 sanatçının
52 eseri sanatseverlerle buluşuyor. Sanatsal ve yaşamsal süreçler arasında köprü
kurarak jest, kalıntı ve iz temaları etrafında kurgulanan Kelimeler Pek Gereksiz sergisi,
10 Mayıs 2020’ye kadar Arter Galeri 0’da görülebilir.
SAAT KAÇ?
Arter’in açılış programında yer alan Saat Kaç? başlıklı grup sergisi, bellek, zaman ve mekân kavramları etrafında şekilleniyor. Emre Baykal ve Eda Berkmen küratörlüğünde Arter Koleksiyonu’ndan oluşturulan sergide 34 sanatçının 44 eseri yer alıyor. Saat Kaç? sergisi, 22 Mart 2020’ye kadar Arter Galeri 3 ve 4’te ziyaret edilebilir.